Sonra sadık kurtarıcı şöyle dedi: Ey Cömert, koruyucum ve en iyi arkadaşım. Sen bana benim bildiğim dışında bir meseleden bahsetmedin. O, Kendi zatımda hükümdar ve ayakta durandır. Ben de şöyle dedim: " Seni anlatmak için senden sana bakmayı çok arzuladım." Dedi ki: "Evet, ey gelen garip ve arayış içinde olan, benimle birlikte Hicr'in Kabe'sine gir; perde ve perdedir ve o, bilenlerin girişi ve yolculuk yapanların rahatlığıdır. Bunun üzerine ben de hemen onunla birlikte Taş Ev'e girdim, o da elini göğsümün üzerine koydu ve şöyle dedi: "Ben derece bakımından yedinciyim." kâinatı, gözün ve mekânın varlığının sırlarını kavramak için Hakk beni naif bir ışık parçası olarak yarattı ve beni kâinatlara karıştırdı. bana ve işte, en yüksek kalem bilgisi indi." Benimle birlikte, üç ayak üzerinde duran bir ata binerken, Kendi en yüksek makamlarından, Başını Bana doğru eğdi ve ışıklar ve karanlık yayıldı ve zihnime üfledi. O, yerimi ve göklerimi parçaladı ve bana bütün isimlerimi vahyetti. Böyl