Mekke Fetihleri ilham verici alıntılar (... Daha)

İkisinin hangi konuda anlaşmazlığa düştüğüne dair ondan bilgi istiyorlar. Eğer onlardan, anlaşmazlığa düştükleri şeyden başka bir şey isteseydi, onlar da bu konuda anlaşmazlığa düşerlerdi. Bu, Hakk'ın onlardan bunu istemediğini gösterir. Eğer "Ne konuda ittifak ettiler" dersiniz, "Her mezhepten aklî deliller bir araya gelmiş" deriz. Aksine, kendilerini güvenecekleri bir Yaratıcının var etmesi, akılların icaplarından biridir. Onların varlığı ve O, onlara kâfidir. Bu konuda iki kişi ihtilafa düştüler ve varlığını ispat etmek için kullarından Hak'ı isteyen O'dur. Eğer onlar burada dursalardı, Hak haber veren olurdu. Onlara Resûlünün diliyle ne eklenmesi ve onunla çağırılması gerektiğini söyleselerdi başarıya ulaşırlardı. Aksine insan aceleci yaratılmış ve kendinde görmüştür. Akıl gücünü, bu yüzden onu yanlış yönde kullanır, bu yüzden konuşur. Allah hakkında ona verdiği görüşe göre, ruh halleri farklıdır. Düşünme gücü ruh halinden doğar, dolayısıyla ruh haline göre görüşü de değişir,
--- (Arapça orijinal metni kontrol edin ...)
--- Mekke Fetihlerinden daha ilham verici alıntılar ...

Bil ki, ey velim, Allah, elçileri boşuna göndermemiştir ve eğer akıllar, mutlulukları konusunda bağımsız olsaydı, elçilere ihtiyaç duymazlardı ve elçilerin varlığı da boşuna olurdu, ama madem ki, Güvendiğimiz kimse bize benzemez, biz de ona benzemeyiz, biz ona benzemiş olsak bile, bizim ona olan güvenimiz, onun bize olan güvenine daha layık olmaz, dolayısıyla ilmi değil, kesin olarak biliyoruz. bu bakımdan onun bize benzemediğine ve tek bir gerçek etrafında birleşmediğimize dair bir şüphedir. insan ister istemez neye sahip olduğunu, nereye hareket ettiğini, mutluysa mutluluğunun sebebinin ne olduğunu bilmez, Allah'ın onu ilminden habersiz olduğu için, güvendiği kimseyle perişan olur, kendisinden ne istediğini ve Yüce Yaradan'ın yaratılışının sebebini bilmediği için fakirleşir. Bunun ilahi tanımı için gereklidir.Cenab-ı Hak dileseydi, her insanın mutluluğunun sebeplerini bilir ve ona izlemesi gereken yolu gösterirdi.Fakat her ümmete bir peygamber göndermekten başkasını dilemezdi. B